7 Mart Salı günü Batman Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi tarafından düzenlenen I. Ulusal “İş’te ve Üniversitede Kadın” konulu sempozyuma davetliydim. Sempozyumda “Kadın ve Bilim” konusu üzerine küçük bir sunumum oldu. Gün içinde de üniversitenin bahçesine kurduğumuz güneş filtreli teleskop ile de katılımcılara, üniversitedeki öğrenci ve akademisyenlere güneş gözlemi etkinliğini de yapmış olduk.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle bilim emekçisi kadınlarımızı saygıyla anmakla birlikte, onları teker teker anlatmaya çalıştım, her ne kadar zaman kısa olsa da. Gelecekle ilgili umutlarımızın her zaman olduğunu ve yeni genç nesil kardeşlerimizin oldukça güzel çalışmalarını da dile getirdim. Böyle bir çalışmayı yaptıkları için, Batman Üniversitesine teşekkürlerimi iletiyorum.
“Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır. ” sözü ne derece doğrudur. Yoksa, Olağanüstü bilgileri ve üstün becerilerine rağmen birçok bilim kadını, erkek meslektaşlarının gölgesinde mi kalmıştır.
İçinde bulunduğumuz evreni anlamamızı sağlayan ve yaşamımızı kolaylaştıran bilimin, yalnızca erkeklerin elinde olmadığı bir gerçektir. Bununla birlikte tarihin başlangıcından beri “bilim” ve “kadın” sözcüklerinin birlikte kullanımı herkesçe sorgulanmış, yargılanmış ve nahoş karşılanmış. Kadınların ancak yüzlerce, binlerce yıl süren çabaları ve hak arama mücadeleleri sonucu eğitime ulaşmaları mümkün olmuştur.
Bilim ve İlim, fiziki ve doğal evrenin yapısının ve hareketlerinin bir takım yöntemler (deney ve düşünce veya gözlemler) aracılığıyla sistematik bir şekilde incelenmesini de kapsayan entelektüel ve pratik çalışmaların bütünüdür.
Çağımızda bilimin artan önemi ve kadınların her alanda ciddi katkılar veriyor olmaları nedeniyle bilimdeki varlıklarının görünür kılması gereklidir. Bu, hem ülkemizin gelişmiş ülkelerle karşılaştırılmadığında yerinin tesbiti açısından, hem kadınların özgüvenlerini güçlendirerek, yeni nesillerin bilimde daha çok yer almalarını özendirmek açısından önemlidir.
Çağımızda bilimin artan önemi ve kadınların her alanda ciddi katkılar veriyor olmaları nedeniyle bilimdeki varlıklarının görünür kılması gereklidir. Bu, hem ülkemizin gelişmiş ülkelerle karşılaştırılmadığında yerinin tesbiti açısından, hem kadınların özgüvenlerini güçlendirerek, yeni nesillerin bilimde daha çok yer almalarını özendirmek açısından önemlidir.
21. yüzyılın başlarında olduğumuz bu günlerde kadınlar, dünyanın pek çok yerinde erkeklerle eşit koşullarda eğitim alabilmekte ve bilime katkı vermektedir. Yine de az gelişmiş ülkelerdeki eşitsizlikler ve problemler sürmeye devam etmektedir.
Ülkemizde ki emekli olmuş ve hala çalışmakta olan tüm bilim kadınlarımızın, akademik çalışmalar yürüten bütün akademisyenlerimizin, amatör ve profesyonel olarak bilim ile uğraşan meraklı ve daha doğrusu bilimin ve sanatın önemini yaymaya çalışan siz kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutluyorum.
Ülkemizde ki emekli olmuş ve hala çalışmakta olan tüm bilim kadınlarımızın, akademik çalışmalar yürüten bütün akademisyenlerimizin, amatör ve profesyonel olarak bilim ile uğraşan meraklı ve daha doğrusu bilimin ve sanatın önemini yaymaya çalışan siz kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutluyorum.
Kaynak: Kadın ve Bilim buradan da ulaşabilirsiniz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder